Uykusuzluk

Uykusuzluk


Uyku insan ve diğer bütün canlılarda vücudun dinlendiği ve bakıma alındığı zaman dilimidir. Aynı bir otomobilin zamanı geldiğinde servise gitmesi gibidir. Önce elektronik cihazlarla otomobildeki eksikler, arızalar, aşınmalar tespit edilerek otomobilin tamiratı yapılır.

İnsan vücudu da uykuda her gece servise girer. Her organın bir bakım saati vardır. Örneğin akciğerlerin bakım zamanı sabaha karşı 04-05 saatleri arasındadır. Bütün organlar bakım zamanında rölantiye alınırlar. Bakım esnasında verimsiz çalışırlar. Örneğin akciğerler bu saatler arasında beyine yeterli oksijen gönderemezler ve böylece uyku derinleşir. Bu nedenle bütün büyük trafik kazaları bu saatlerde araçların kafa kafaya çarpışması ile olur. Hırsızlar da evleri bu saatlerde soyarlar. 

Uykusuzluk hallerinde önce beyindeki uykusuzluğa neden olan bilgi taşıyan bilgi taşıyan kimyasal maddeleri ölçmek (nörotransmitterleri) ve ölçerek uykusuzluğun nedenini bulmak gerekir.

Uyku dengesini bozan durumlar,

*Dopamin, noradrenalin, asetilkolin, glutamat fazlalığı uykuyu kaçırır.

*GABA, serotonin, melatonin, enkefalin, adenozin, uykuyu artırır.

Bu iki sistem arasında denge olması gerekir.

Uykusuzlukta glutamat fazlalığı ve GABA azlığı birinci derecede etkilidir.

Seratonin azlığı, dopamin ve noradrenalin fazlalığı ikinci derecede etkilidir.

Yaygın kullanılan ilaçlar kullanıldığında faydalı olurlar, ancak kalıcı çözüm üretmezler. 


İdeal tedavi;

  • *Nörotransmitter  eksikliklerini giderip, fazlalıkları azaltmalıdır.
  • *Denge sağlandıktan sonra,  bu dengeyi  kalıcı hale getirmelidir.
  • *Böylece sağlıklı uyku düzeni kalıcı olarak sağlanacaktır.